YEPYENİ BİR ANAYASA İSTİYORUZ.

YENİ VE ÇAĞDAŞ OLMASININ YANINDA

HALKIMIZI SINIF VE GRUPLARA AYIRMAYAN

HERKESİN KANUN ÖNÜNDE EŞİT OLACAĞI

NE EZİLEN NE EZENİN OLMAYACAĞI

BİR HAYATI GARANTİ EDECEK

YEPYENİ BİR ANAYASA İSTİYORUZ.

ANAYASA

ANAYASAMIZ DARBE DÖNEMİNİN ÜRÜNÜDÜR.

1990 dan bu yana yeni bir ANAYASA lazım derler. Fakat kendileri söyler kendileri dinlerler.

Nasıl bir ANAYASA olmalı? Burada açıklıkla belirteyim ki, ben yaptım oldu, cevabını içeren bir ANAYASA olmasın. Evet her iki kişiden biri bu partiyi iktidar yaptı. Zaten ANAYASA halk oyuna da sunulacak gibilerden demogojik sözler, bizi tatmin etmez.Çünki 12 Eylül anayasası da referanduma gitti. Hatta yüzde doksaniki oy aldı. Tam otuz yıl oldu, değiştiremiyoruz.Beğendiğimiz için mi? Anayasa yapmak kolay olmadığı için..

Öyleyse biz ne istiyoruz. Bütün Türkiye’yi kapsayacak,çok sesli ve zayıfın yanında olacak bir ANAYASA istiyoruz.

"-Çizmelerim sedyeyi kirletmesin, çıkarayım mı?"

Sözü yüreklerimizi dağladı. Günlerce bu acziyet içinde mi? yoksa efendiliğinden mi? Ya da Mevcut ANAYASA'nın güçsüzleri ezdiğinin örneği olarak, gayri ihtiyari söylenmiş bir cümle mi? Düşünceleri beynimizi yordu. 

Fakat önemli bir gerçek var. Anayasamızı 1982 yılında ve bir darbe neticesinde üç-beş darbeci ve onun güdümünde ki üniversite yöneticilerinin hazırladığını herkes biliyor. Biliyor da o zamandan beri, yani tam otuziki yıldanberi değiştirebilecek meclisimiz yok.

Bu ülke vatandaşlarının da bu gidişe bir itirazı yok.

Çizmeler dursun çıkarma derken, Çizmelerin gücüyle hazırlanmış ANAYASA yine aklımıza geldi.

Anayasa yeniden yazılmalı, fakat aceleye getirilmemelidir.

Bu ANAYASA kitabını elimize aldığımızda sadece bu zamanda yaşayan insanlarımızın değil, gelecekte de bu topraklarda neşeli bir şekilde yürüyecek çocuklarımızın da rahatını görebilmeliyiz. İleri ülkelere bir göz atacak olursak, Kısa ve öz ANAYASA ları ile hür ve müreffeh yaşadıklarını görebiliriz.

Yukarıdaki sözlerimi tekrarlıyorum.Sadece çoğunluk partisinin değil, bütün kesimlerin uzlaşarak,hemfikir olup, hazırladığı bir ANAYASA olmasını bekliyoruz.Güçlüler, zenginler kendi kanunlarını kanunsuz bir ortamda dahi yapabilirler.Zayıflar, fakirler,çaresizler velhasıl yöneticilerin çok defa aklına bile gelmeyen vatandaşlarımız; dertlerini kime anlatacaklar.Özetle çoğunluk diktası değil, çoğulcu, çok sesli ve güçsüzleri koruyan bir ANAYASA istiyoruz.

Böyle bir ANAYASA ile çok çok ileriye gideceğimize, adımı bildiğim gibi eminim.

HASAN GÜLER

 30 MAYIS 2014 CUMA