29 MAYIS 2014 PERŞEMBE
İKTİDAR PARTİSİNİN BAŞARAMADIKLARI DA VAR.
İŞSİZLİK ÇIĞ GİBİ BÜYÜDÜ. 10 KİŞİLİK KONTENJAN İÇİN 10.000 KİŞİ BAŞVURUYOR. iNSANLARIMIZ ARTIK NAKİT TAŞIMIYOR.
HER AİLENİN HATTA HER BİREYİN KREDİ KARTI VAR. KREDİ KARTI BORCUNU ÖDEYEMEYENLER DE ÇOĞALDI.
ÖDEYECEK DURUMLARI DA YOK.
ÖNCEDEN KUYUMCULARDAN VEYA BAŞKA İŞYERLERİNDEN, DEVİR DAİM YAPILABİLİYORDU. TAKSİT SINIRLAMASI KONDUĞU İÇİN, ARTIK BU RAHATLAMA MÜMKÜN DEĞİL.
ŞİMDİ NE OLACAK BİLMİYORUM.
İKTİDAR PARTİSİNİN YAPAMADIKLARI DA VAR.
Blog arkadaşlarım sayfalarında, iktidarı eleştiriyorlar. Bu yazılarında çok zaman öfkelerine yeniliyorlar. İki kişiden birinin tercih hakkını kullanarak, seçtiği BAŞBAKANA hakaret bile ediyorlar. Hiç mi iyi şey yapmadı, Sayın Başbakan......
Bana da sorabilirsiniz. Her yaptığı iyi mi Başbakanın....
Önce iyi ve güzel icraatları yazayım. Sonra da yapamadığı hatta zarar verdiği icraatlarını sıralayacağım.
Bir kere sağlıkta, dört dörtlük icraatı var. Herhangi bir şahıs hastalandığında, doktoru onun hakkında, daha önce geçirdiği tüm hastalıkları, kullandığı ilaçları, yaşını kilosunu bir tıkla biliyor. Bu bulunmaz bir nimettir. Üstelik hastadan hiç para alınmıyor. Hasta ilaçlarını mahallesinin eczanesinden temin edebiliyor. Bu ilaçlara da para ödenmiyor.
Şehirlerarası ve şehiriçi yollarımız, mükemmelleşti. İstanbul'un her semtine giden bir metro ve metrobüs hattı yapıldı. Eğer bu vasıtalarla bir yerden bir yere gidecek olsak, kısa zamanda adrese ulaşabiliyoruz..
Belediyeler, başka şehirlerde de aynı özgüven ve rahatlığı, seçmenine yaşatıyor. Muhalefet partilerinin yönettiği il ve ilçelerde ise bir sıkıntı yaşanıyor. Bunun sebebine şimdi inmek istemiyorum. Sonraki günlerde bir uzun yazı yazabilirim.
Hangi düşüncede olursa olsun, vatandaşımız özgürce yaşayabiliyor. Bu özgürlük ortamının başkasının sınırına kadar geçerli olduğunu bilmeyenler, zahmet çekiyor. Baş örtülü bir vatandaş, kendisi gibi giyinmeyene birşey diyemiyorsa, diğerinin de baş örtülüye birşey dememesi gerekiyor. Bu örnekler çoğaltılabilir.
Özgürüm, fakat senin özgür düşüncelerini beğenmesem de, onları söyleme hürriyetine yardım ederim. Engelleyenlere karşı gelirim.
Bu özgür yaşama isteği, terörün belini kırdı. Karşı taraf istediğini, önünde buldu. Bu ülkede eşit ve hür olarak beraberce yaşayabileceğimize, büyük çoğunluk inandı.
26.05.2013
Ankara'da ilki yapılan Barış Konferansı'nın çağırıcılarından usta yazar Yaşar Kemal şu mesajı gönderdi: Ey Türk halkı, Kürt halkı, bu toprakların kültür zenginliği olan tüm halklar, sözüm hepinizedir. Gelin yüreğimizle el ele verelim
Yaşar Kemal
Fakat bir fakir kesim var. Bunlar yoksul kimseler. Bu iktidarı ençok onlar desteklediği halde, karşılığını alamıyorlar. Onun için hastaneler dolup boşalıyor. Gıdasını alamayan, aç bilaç yaşama savaşı veren bu insanlar, en ufak bir salgında hemen hastalanıyorlar.
Köylümüz, çok perişan... Ürettiğini üretemiyor. Üretse satamıyor. Satsa, para etmiyor. Bir ürünü bire satsa, market raflarında bu fiyatın on katı etiket yazdığını görüyor. 2002 de ürettiğini üçe satarken, marketlerde bu fiyat beş civarındaydı. Niya böyle oluyor. İktidar yukarıdaki fakirlere ve burada yazdığımız çiftçilerimize, iyi bir politika üretemedi.
Artık orta sınıf kalktı. Esnaflık öldü. Büyük alışveriş merkezlerinde herşey var. Üstelik bu alışveriş marketleri, her ilçeye yerleşir oldu.
Bunun neticesinde işsizlik çığ gibi büyüdü. Yoksulluk arttı. İnsanlar nakit taşımıyorlar. Her aile resinin kredi kartı borcu var. Ödeyecek durumları da yok. Şimdi de taksit sınırlaması kondu. Önceden kuyumculardan veya başka işyerlerinden kredi kartlarına devir-daim yapılabiliyordu. Şimdi ne olacak bilmiyorum.
Muhalefet ve muhalefet yanlısı yazarlar, bu gerçekleri söylemiyor da, hırsız, rüşvetçi ve başka ağza alınmayacak hakaretlerle, İktidar mensuplarına yükleniyorlar.
Sokaklardam medet umuyorlar. Bilsinler ki, kendileri iktidar olduklarında da o sokaklar fokur fokur kaynayacaktır.. Böyle şeylere destek vermesinler. Gerçekleri yazsınlar. Bu iktidar zamanında zengin daha zengin, orta halliler fakir, fakirler yoksul, yoksullar ise?.. oldu. Mecliste çoğunluk olmasına rağmen, bir ANAYASA bile yapılamadı. Milletvekillerinin önce bağımsız karar vermesini sağlayacak bir ANAYASA maddesi herşeyi çözecekti. Çıkarmadılar. Liderler bağımsız karar verecek milletvekili istemediler.
Sayın Devlet Bahçeli çok iyi bir dönüş yaptı. Allahu Teala ondan razı olsun. Oy oranını bu söylemleri artıracaktır.
Kavgayla, hiçbir sorun çözülmez. Sevgi varsa, mesele yoktur.
Yazıyı Yunus Emre ile bitirelim.
Gelin tanış olalım,
İşi kolay kılalım,
Sevelim sevilelim,
Dünya kimseye kalmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder