TGRT BELGESEL


TGRT HABER

hastane_randevu.jpeg

GEMİÇ KÖYÜ SAYFASI

24 Temmuz 2014 Perşembe

Hepimiz Bu Büyük Milletin Birer Ferdiyiz.

Hepimiz Bu Büyük Milletin Birer Ferdiyiz.
Sevgili Dostlar Yorumlarınızla, Önerilerinizle bu makalelere can gelecektir. DERT ORTAKLIĞI İLE, BAŞLAYAN DOSTLUKLARA YELKEN AÇAN BİR GEMİ OLACAK BU SAYFALAR.

TÜRKİYENİN SAHİPLERİ
Türkiyede hor görülen bir topluluk var. Bu aşağı görülen insanlar, bir evde hizmetçi, bir hastanede hasta bakıcı, bir köylü kadınıdır.  Özetlemek gerekirse, fakir vatandaşlarımıza tepeden bakılmaktadır.
İnsan Hakları, Demokrasi dendikçe yakarıda adı geçen kesimler ve bu insanlara yukarıdan bakmak istemeyen, bir kısım vatandaşımızın düşünceleri ön plana çıktı. 
Hele hele bu ezik insanları destekleyen anlayış iktidara gelince, elit tabaka şaşkınlık yaşadı. Baş örtüsünü: hizmetçi, hasta bakıcı ve köylü kadın takabilir. Fakat bir doktor, bir öğretmen, bir milletvekili de başörtülü olunca, yer yerinden oynadı.
Türkiye'nin çektiği sıkıntının sebebi, işte budur. Şöyle bir algı var. Bu başörtülü bayan, lüks binalarda oturuyor. Altında son model bir BMV var. Bu nasıl olur. Olamaz. Fakat oldu. Olacak da...
Demokrasinin nimetlerinden biri de budur. Hayat insana fırsatlar verir. Bu anlaşılmaz değildir. Yokuş yukarı çıkanlar, aşağıya doğru yorulmadan inerler. Aşağıya indikten sonra, tepeler boş kalmaz. Nitekim bu sefer, köylünün oğlu, hizmetçinin kızı, hastabakıcının torunu da zengin olma imkanına kavuştu.
Kimi özel becerileriyle, kimi borsada kazandıklarıyla, kimisi de okuyup doktor veya mühendis olmasıyla, bu zenginliğin anahtarına sahip oldu.
Tabii bu zenginler, kendi aralarında kenetlendiler. Ticareti birbirleriyle yapar oldular. Nimetleri eşit şekilde bölüştüler. 
Kendi siyasetlerini ürettiler ve oy verdikleri partileri de iktidar oldu.
Şimdi hem iş alanında hem de siyasette kaybeden taraf, karşı bir hamle yapmak istiyor. Yapıyor da....
Mevcut iktidarın çok temkinli olması, bu ayrışmayı önlemesi gerekiyor. Çünki tehlike büyük.
Devletimizin bekası, sorgulanıyor. Başbakanımız her kesimi kucaklamalıdır. Kendisini desteklemiyor diye, bazı gazete sahiplerini, şirket sahiplerini cezalandırmaya kalkmamalıdır. O Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanıdır. 17-25  Aralık sürecinde kendisine destek vermemiş olsa bile, muhalefet partisinin başkanlarını da anlayışla karşılamalıdır.
Kendisi sadece bir parti Genel Başkanı değildir. Tekrar 2002 yılındaki anlayışa dönmelidir. 77 Milyonu,  inançları ne olursa olsun, bağrına basmalıdır.
İktidarı kaybettik diye, kendilerini dişlerini sıkarak bileyenlere karşı da uyumlu konuşmalıdır. Hatta onlara karşı somut adımlar atmalıdır. Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kaybetmesi de normal bilinmelidir. Nasıl kendisi ve partisi kazandığında tahammül edemeyenlere kızdıysa. Aynı hatayı yapmamalıdır.
Şu an Başbakanımızdır.
Cumhurbaşkanını da halk seçecek.
Demokrasi ülkemize bir daha gitmemek üzere yerleşecektir.
Bu ülke sadece bir elit kesimin değildir.
Bu cennet vatan uğruna, canını esirgemeyen yiğit bir milletin, torunlarıyız.
Bu ülkeyi hep beraber yöneteceğiz, anlayışı yerleşmelidir.

Hasan Güler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder