TGRT BELGESEL


TGRT HABER

hastane_randevu.jpeg

GEMİÇ KÖYÜ SAYFASI

3 Ekim 2014 Cuma

HASRET KALDIĞIMIZ KAÇ İNSAN VAR

HASRETİ ÇEKİLEN İNSAN OLABİLMEK


Sevgili Dostlar Yorumlarınızla, Önerilerinizle bu makalelere can gelecektir.YAZACAĞINIZ YORUMLARIN VESİLE OLACAĞI VE SÜREKLİ DOSTLUKLARA, YELKEN AÇAN BİR GEMİ OLACAK BU SAYFALAR. 
 AŞAĞIDAKİ YAZI İLK DEFA 24 07 2013 TARİHİNDE YAZILDI. 
Bugünün tarihi ise:
30 EYLÜL 2014
SALI
İNSANLAR BİZİ ÖZLEMELİ DİYE BAŞLAMAK İSTEDİM. VE O CÜMLEYLE BAŞLADIM YAZIYA...




İNSANLAR BİZİ ÖZLEMELİ

İnsanlar hasretimizi çekmeli. Zaten hasreti çekilene iyi insan denir. Herkes,ah bir görsek, bir dinlesek demeliler. Böyle olursak anlatmaya lüzum yok. İnsanlar anlar. Herkes iyiyi kötüyü fark eder. Ve yeniden dünya insanca yaşamağa değer olur. Bu gök kubbede yaşayanlar, içlerinde namussuzluğu barındırmazlar. Bilirler ki herkes iyidir. Bizi daima rahatlatan bir söz var. -"İyiler daima kazanır." Bilgi bakımından, dünyanın en önde geleni olsanız. Davranışlarınız, sözleriniz ve insanlara bakışınız iyi değilse, sizi kimse dinlemez. faziletler en güzel kelamlar ilimler sizde olsa, hâliniz bozuksa insanlara zarar verirsiniz. Hatta kendinize de en büyük kötülüğü edersiniz. Evvela iğneyi kendimize batıralım. İyi bir insan olmaya, insanları sevmeye ve hatta sevilmeye çalışalım. Kendi çıkarlarımıza ters gelse de doğru bildiklerimizi söylemekten ve yapmaktan çekinmeyelim. İnsanlar sevsin diye değil, doğru bildiklerimizi yapalım. Görünüşte bize düşman bile olsalar, dosdoğru adamlara yardım etmesek bile, onların söylediklerine ve yaptıklarına engel olmayalım.. Bilge insan olmak istiyorsan, en önce kızdıklarına sabret. Onları bir dinle. Bunları yaptığında, seni seven, seni dinlemek için uzaklardan gelen, seni özleyen ve sana değer veren milyonları duyacak, dinleyecek ve göreceksin. İşte o zaman bu dünya daha tatlı, daha yaşanılır, daha da güzel olacaktır. Mutlu günler uzak değil. Bu yazıyı okuyan herkes, benzerini yazıp yayınlayabilir. Önce yazarız. Sonra yazdıklarımızı uygularız. Geriye baktığımızda şöyle bir resim görürüz. ( stadlarda rakip takımın taraftarları yan yana ve kolkola maç seyrediyor. Bir takımın futbolcusu gol attığında onuntaraftarı daha az seviniyor. Çünki arkadaşı o an üzüntülü. Saha içinde futbolcular jentilmenlik yarışında oluyor. Birbirlerine kasti faul yapmıyorlar. Çünki biliyorlar ki arkadaşı da kendisi gibi bu işten ekmek yiyecek. Ağır sakatlık olmasın, diye titiz oluyorlar. Gol atan da fazla bir taşkınlık yapmıyor. Çünki kendi taraftarı, rakip takımın taraftarı ile arkadaş. Hele Millet Meclisini düşünün bütün parti liderleri, bu devleti nasıl daha ileriye götürürüz diye çırpınıyor. Şöyle diyor, diğer partili yöneticiye: -"Evet yaptıklarını destekliyorum." -Ya da desteklemiyorum. - Fakat şunu şu şekilde yaparsan daha da kolay ve çabuk netice alırsın. Karşısındaki de nazikçe: -Sen bildiklerini söyle kardeşim. Önerilerinin içinde doğru olanlar varsa, onları uygularım. Hatta millete bu önerilerin sahibi, falanca diye de söylerim. Diyebilmelidir. Burada daha yazacak çok şey var. Yeter ki iyilik yarışına girelim. Birbirimizi tutkuyla sevelim. Birbirimizin hasretini çekelim. En önemlisi de: Özlenen, hasreti çekilen insan olalım. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder